Boşanmada maddi manevi tazminat kusur belirlemesine göre dava sonunda mahkemenin hak verdiği eşe ödenmesine karar verilen toplu para miktarıdır. Boşanmada tazminat hem anlaşmalı hem çekişmeli davalarda verilebilir. TMK m. 174 ile düzenlenen boşanmada tazminatın kesin şartları vardır. Ne kadar tazminat vereceği hakimin takdirindedir. Hakim tazminat miktarını tarafların ekonomik durumu ve kusurun ağırlığına göre belirler.
Boşanmada Tazminat
Boşanmada tazminat özellikle fahiş miktarlar talep edildiğinde dikkat çeker. Boşanmada maddi manevi tazminat ikiye ayrılır:
- Maddi tazminat
- Manevi tazminat
Eşlerin evlilik birliğine inanarak beklediği menfaatlerin boşanma ile ortadan kalkması ve evliliğin bitmesine yol açan olaylarda kişilik haklarının ihlali ve kişinin manevi yıkımı söz konusu olabilir. Bu nedenle birliğe inanç sebebiyle hak ve menfaatleri zarar görmüş olan eşe boşanmada maddi tazminat, meydana gelen olaylarda rencide olan ve kişilik hakları ihlal edilen eş lehine manevi tazminat ödenmesine karar verilir.
Gerek anlaşmalı, gerekse çekişmeli boşanmada daha kusurlu tarafa ödenmesi gereken bu cezai yaptırım öngörülebilir. Ancak bu tazminatların ödenmesine karar verilmesi için Türk Medeni Kanunu m. 174 hükmüne göre her tazminat türüne has bazı şartlar aranmaktadır.
TMK 174 maddesi hükmü şöyledir:
(1) Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir.
(2) Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.
Anlaşılacağı üzere, maddi ve manevi anlamda yaptırım uygulanması gereken şartlar farklıdır ve aşağıda ayrıntılı olarak incelenecektir. Bununla birlikte başkaca şartlar da vardır. Örneğin, tarafların dilekçelerin teatisi aşamasında bu paranın ödenmesini talep etmesi gerekir. Nitekim hakim tek başına talep olmaksızın para ödenmesine karar veremez. Buna ek olarak daha fazla kusuru olan eşe diğerinin tazminat ödemesi hakkaniyete uygun olmayacağından, kusur belirlemesi şarttır. Çünkü boşanmada kusursuz eşin diğerine ceza ödemesi hukuken mümkün değildir.
Boşanmada Tazminat Nasıl Alınır?
Boşanmada karşı tarafı zora sokmak için genellikle yüksek meblağlarda ödeme istenir. Söz gelimi ödeme ne kadar yüksekse vicdanlar o kadar rahat eder. Mahkemenin ödenmesine karar verdiği meblağa hak kazanmak için kusur incelemesi çok önemlidir. Karşı taraf ne kadar kusurlu ise tazminat alınması o kadar muhtemeldir. Dolayısıyla boşanmada tazminat almak isteyen taraf mutlaka diğer eşin kusurlarını ve bu kusurlar sebebiyle zarar gördüğünü ispatlamalıdır. Boşanma davasının reddi halinde tazminat almak imkansızdır.
Boşanmada Maddi Tazminat Nedir?
Maddi tazminat bir nevi cezai yaptırımdır. Bir zararın doğmasında kusuru olan kişi, kendi kusuru sebebiyle doğan zararı telafi etmek zorundadır. Bu minvalde boşanma davasında maddi tazminat; evlilik sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan talep ettiği tazminattır (TMK m.174/1). İşte bu nedenle müvekkilin evlilikten beklenti veya evlilik sebebiyle doğan haklarında zarar meydana geldiğini ve buna diğer eşin sebep olduğunu kanuna uygun deliller ile ispatlamak gerekir.
Boşanma Davasında Maddi Tazminat Hangi Durumlarda İstenir?
Boşanma davasında maddi tazminat kalemleri aşağıdaki şartların oluşmasına bağlıdır:
Boşanmada Tazminat İçin Eşin Kusuru Olmalıdır
Ön şart olarak maddi tazminat talep eden kişinin, eşinden daha az kusurlu veya kusursuz olması, karşı tarafın ise mutlaka kusurunun olması gerekir. Bunun için mahkemece öncelikle kusur belirlemesi yapılır.
Kusur belirlemesi boşanma davasının açılmasından önceki olaylardan ibarettir. Davanın açılmasından sonraki olaylar kusur belirlemesinde dikkate alınmaz.
Mahkeme kusur belirlemesi yaparken hangi sebeplerle dayanarak kusur belirlemesini yaptığını açık ve net bir biçimde açıklamalıdır.
Boşanma Tazminatı İçin Diğer Eşin Zararı Bulunmalıdır
Diğer bir ön şart, zarardır. Boşanmada maddi tazminat için, evlilikten beklenen menfaatin zedelenmesi ve boşanma ile maddi zarar arasında nedensellik bağı olması gerekir. Yani hakim, evlilik birliğinin sona ermesiyle kaybedilecek olan mevcut ve beklenen çıkarları değerlendirir. Örneğin kadının evliliğe emeğiyle katkısı, evlilik sebebiyle kocasına bir maddi katkıdır. Dolayısıyla boşanma, erkeğin eşinin yardımını kaybetmesi olarak kabul edilir ve maddi tazminata gerekçe oluşturur. Aynı şekilde bir eşin diğer eşe sağladığı maddi menfaatten eş mahrum kalacak ise, maddi tazminat ödenir.
Boşanma Davasında Tazminat Talebi Olması Gerekir
Anlaşılacağı üzere zarar kavramı yoruma açıktır. Bu sebeple boşanma avukatları dilekçelerinde kusurlu davranışların neler olduğunu ve ne gibi zararlar oluştuğunu açıkça belirtmelidir. Bununla birlikte, hakim tazminat istemi olmaksızın re’sen tazminata hükmedemeyeceğinden, dilekçeler teatisinde bunun açıkça talep edilmesi gerekmektedir.
Boşanmada maddi tazminat miktarında hakim, tarafların talepleri ile sınırlı olup, istekten fazla tazminat miktarına hükmedemez. Ayrıca, boşanmada maddi tazminat para olarak istenebileceği gibi, ayın (eşya) olarak da istenebilir. Ancak ayın olarak istenilen tazminatların sebebinin açıklanması gerekir; neden para değil?
Boşanmada Maddi Tazminat Hangi Durumlarda İstenir?
Her türlü zarar maddi tazminatı gerektirmez. Çekişmeli boşanmada tazminat bakımından Yargıtay’ın içtihatları neyin TMK m. 174/1 kapsamına gireceğini ölçer.
Maddi tazminat gerektirmeyecek zarar
Evlenmek için yapılan giderler, çocukların giderleri, evlilik birliği için yapılan masraf ve harcamalar, mal alımı sırasında yapılan katkılar, evliliğe emek verme veya yoksulluğa düşme sebepleri maddi tazminata gerekçe değildir.
Boşanmanın eki niteliğinde olmayan giderler harç ödenmek suretiyle genel alacak kalemi olarak başka bir davaya konu edilebilir. Örneğin işten ayrılma sebebiyle veya işe başlatmama sebebiyle talep edilecek tazminat, kredi borcu, kredi kartı borcu, eşe verilen borç, eşin yakınlarına verilen borç, ortak yapılan borç hem harca tabidir, hem de aile mahkemesinin görevine girmemektedir; bunlar Borçlar Kanunundan kaynaklanan bir talep olduğundan genel mahkemelerde görülebilir. Diğer bir örnek, çeyiz gideri istemi, aile konutunun özgülenmesi istemi, düğünde takılan para istemi, ziynet istemi miras payının istemi gibi talepler nispi harç ödenmek sureti ile ileri sürülebilir. Eve katkı bedeli, katılma alacağı istemi ile ilgili talepler ise boşanmanın kesinleşmesinden sonra karara bağlanabilir.
Maddi tazminat gerektirecek zarar
Eşler boşanmamış olsaydı elde edilebilecek olan yararların boşanma ile sona ermesi maddi tazminatı gerektirir. Bu kapsamda Yargıtay içtihatları hangi hallerde boşanmada tazminat ödenebileceğine işaret edilmiştir. Örneğin evlilik sebebiyle diğer eşin verdiği güvence ile işinden ayrılmış olmak maddi tazminata gerekçedir. Diğer bir örnek eşlerin birlikte şirket kurmaları halinde ortaklıklarının boşanma ile bozulmasından doğabilecek menfaat kaybının telafi edilmesi gerektiğidir. Söz gelimi eşin mirasından faydalanamamak da bir nevi menfaat kaybıdır.
Boşanmada Maddi Tazminat Miktarı
Maddi zararın miktarının ne olacağına hakim kişisel bilgisine ve varsayımına dayanarak karar veremez. Çekişmeli boşanma davasında nafaka ve tazminat ne kadar olur bilinemez. Tarafların öncelikle ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınır. Boşanmada maddi tazminat miktarı neye göre belirlenir:
- yaş
- evlilik süresi
- ekonomik ve sosyal durum
- eşlerin sosyal güvenlikleri
- yaşadıkları çevre ve koşullar
- yaşam özellikleri
- meslekleri
- çalışma koşulları
- iş bulma olasılıkları
- bedensel ve fiziksel sağlıkları
- olası yaşam süreleri
- yeniden evlenme şansları
- katılma alacakları
- sigorta poliçeleri
- mal rejiminden alacakları pay
- kişisel birikim ve yetenekleri
- vergi kayıtları
- iş sözleşmeleri
- sosyal hakları
gibi hususlar gözetilir. Bundan sonra tarafların kusur dereceleri, paranın alım gücü ve ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlere göre hakkaniyet ilkesi gözetilerek makul bir miktar belirlenir. Hakim maddi tazminatın miktarını belirlerken bilirkişi incelemesine başvurabilir.
Boşanmada Maddi Manevi Tazminat Miktarı Neye Göre Belirlenir?
Boşanmada tazminat nasıl hesaplanır şeklinde bakıldığında mevcut bir formül yoktur. Böylece her dava kendi özelinde değerlendirilir; şartlar ve kusurun ağırlığı değerlendirilir. Boşanmada tazminat ve nafaka miktarı bakımından uygulamada genellikle hakim, ödeyecek kişinin gelirinin yaklaşık en fazla 10 katı oranında paraya hükmeder. Yani 5.000 TL maaşı olan birinin 50.000 TL boşanmada tazminat ödemesine karar verilmesi olağandır. Kusurun ağırlığına göre bu miktar artabilir.
Boşanmada Maddi Tazminat Ne Zaman İstenir?
Boşanma davası nasıl açılır makalemizde dava süreçleri açıklanmıştır. Buna göre, taraflar boşanmanın fer’i (eki) olan tazminat taleplerini boşanma davası açma aşamasında dilekçeler teatisinde mahkemeye bildirmelerdir.
Bununla birlikte maddi tazminat çekişmeli boşanma davası ile birlikte talep edilebileceği gibi, boşanma kararının kesinleşmesinden 1 sene sonrasına kadar ayrı bir dava ile de talep edilebilir. Fakat 1 yıl geçmekle dava hakkı zamanaşımına uğrar. Öte yandan ayrı bir dava ile tazminat talebi anlaşmalı boşanmalar için mümkün değildir. Çünkü anlaşmalı boşanmada tazminat, anlaşmalı boşanma protokolüne geçmelidir. Fakat tazminat protokole yazılmazsa, sonradan tazminat ve hatta yoksulluk nafakası talebinde bulunulamaz.
Çekişmeli boşanma davasında nafaka ve tazminat ne kadar olur ise olsun ayrıca harç ve vekalet ücretine tabi değildir. Fakat ayrı bir dava olarak talep edilen nafaka ve tazminatlar için nispi harç ödenir. Nispi harç miktarı talep değerine göre belirlenir.
Boşanmada Maddi Tazminat Taksitle Ödenir Mi?
Boşanmada maddi tazminat Türk Lirası cinsinden toplu olarak veya eşya olarak ödenebilir. Söz gelimi bölünerek veya taksitle ödenmesine karar verilemez ama irat (dönemsel gelir) şeklinde ödenmesine karar verilebilir. Boşanmada tazminat ödeme şekli şu bakımdan önem arz eder: Eşlerden birinin ölmesi halinde aydan aya tazminat ödemesi yapılıyor olması hali sona erer. Haysiyetsiz yaşam sürme gibi sebepler olması halinde ödemelere son verilebilir.
Boşanmada Manevi Tazminat
Boşanma davasında manevi tazminat; boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan eşin kusurlu olan diğer eşten uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilmesidir (TMK m. 174/2).
Boşanma sonucunda manevi tazminat için, kişinin evliliğin bitmesine sebep olan olaylar nedeniyle kişilik haklarının saldırıya uğraması gerekir.
Boşanmada Manevi Tazminat Şartları
Boşanmada manevi tazminat talep eden eşin hiç kusuru olmamalı veya eşine göre daha az kusurlu olması, karşı tarafın kusurlu olması ve manevi tazminat talep eden tarafın kişilik hakları zedelenmiş olmalıdır.
Boşanmada manevi tazminat, kişilik hakkı saldırıya uğrayan kişinin, iradesi dışında boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden çektiği acı, ızdırap ve elemin telafisi, intikam arzularını dindirmek ödenen bir çeşit araçtır. Ancak bu yaptırım zenginleşme aracı veya diğer tarafın fakirleşmesine neden olamaz.
Dolayısıyla mahkemece öncelikle kusur belirlemesi yapılmalıdır. Maddi tazminata olduğu gibi manevi tazminat ödemesi beklenen eşin daha ağır kusurlu olması aranır.
Manevi zarar, esasen, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Dolayısıyla kişisel değerlerin zedelenmesi manevi tazminatın şartıdır. Fakat onur, özgürlük, saygınlık, özel yaşam gibi manevi değerler zedelenmemiş bakımından manevi tazminata karar verilemez. Yargıtay, kişilik haklarının ağır surette zedelenmesini aramaz, kişilik haklarının zarar görmesi yeterlidir. Buradaki önemli mesele, nedensellik bağıdır; manevi zarar, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden gerçekleşmelidir. Boşanmaya sebep olan davranışların manevi zarar oluşturabilmesi için eylemleri diğer eşin yapması veya eylemlere seyirci kalması gerekir.
Boşamada Hangi Durumlarda Manevi Tazminat Davası Açılabilir?
Yargıtay, hangi davranışların kişilik haklarına saldırı olarak kabul edilebileceğine dair içtihatları ile ışık tutmuştur:
- kocanın cinsel ilişki kuramaması
- olağandışı cinsel ilişkiye zorlamak
- cinsel istismar
- eşin hastalığıyla ilgilenmemek
- çocukların hastalığıyla ilgilenmemek
- hamilelikte ilgilenmemek
- doğumla ilgilenmemek
- kürtaja zorlamak
- fiziksel şiddet uygulamak
- sadakatsizlik
- eşi istemediğini, sevmediğini söylemek
- kovmak
- tehdit ve hakaret etmek, aşağılamak
- güven sarsıcı davranışta bulunmak
- beddua etmek
- iftira etmek
- dedikodu çıkarmak
- suçlamak
- ailesini istememek
- düğün yapmamak
- kabaca hitap etmek
- eve haciz gelmesini sağlamak
Yukarıdaki davranışların affedildiğine yönelik göstergeler olması halinde ise yaptırıma hükmedilmez. Taraflar manevi kişiliklerini zedeleyen olaylardan sonra barışmış ise veya hoşgörü gösterdiler ise ceza verilmez.
Boşanma Davasında Manevi Tazminatın Miktarı
Boşanmada tazminat miktarı mahkemece tarafların “ekonomik ve sosyal” durumları, kusurları ve eylemin ağırlığı dikkate alınarak belirlenir. Hemen belirtmek gerekir ki, manevi tazminatın irat, taksit veya ayın şeklinde ödenmesine karar verilemez, toplu halde para ile ödenmesi gerekir. Ayrıca miktar ıslah edilemez; dava başlangıcında talep edilen miktar değiştirilemez. Boşanma tazminatı ne kadar talep edilmişse en yüksek o meblağda cezaya karar verilir.
Boşanmada tazminat hesaplama için her dava kendi özelinde değerlendirilir, şartlar ve kusurun ağırlığına bakılır. Uygulamada genellikle hakim ödeme yapacak kişinin gelirinin azami 10 katı oranında maddi tazminata hükmeder. Yani 6.000 TL maaş alan birinin 60.000 TL tazminata mahkum olması mümkündür. Bu miktar ihlalin ağırlığına göre artabilir.
Boşanmada maddi taminat genellikle manevi tazminattan daha yüksektir.
Boşanmada Manevi Tazminat Zamanaşımı
Genellikle çekişmeli boşanma davasında manevi tazminat da talep edilir. Eğer istenmemişse, davadan sonra 1 yıl içerisinde ayrı bir dava açılması olağandır. Anlaşmalı boşanmadan sonra manevi tazminat istenmesi mümkün değildir.
Boşanmada Maddi Manevi Tazminat Faiz Başlangıcı
Talep halinde, boşanma davasının kesinleşmesinden itibaren yasal faize hükmolunur. Ayrı bir maddi tazminat davası ile istenen meblağa ise dava tarihinden itibaren faiz uygulanır.
Olası maddi tazminatın ödenmesini temin etmek için ihtiyati tedbir konulması mümkün değildir.
Boşanmada Tazminat Miktarının Değiştirilmesi Veya Kaldırılması
İrat şeklinde ödenmesine karar verilen tazminat, tazminat alacaklısının haysiyetsiz yaşam sürme gibi sebepler ile artık ödenmesi hakkaniyete aykırı olacaksa, kaldırılır veya azaltılabilir. Yani taksitlere bağlanan tazminat, tazminatı gerektiren nedenlerin değişmesi halinde ileride dava açarak azaltılabilir veya kaldırılabilir.
4721 sayılı TMK.nun 175.maddesi gereğince; “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.” Aynı kanunun 176/4.maddesinde ise; “Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir”. Aynı şekilde 176/3.maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır”. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 05.11.2019, 2017/2119 E., 2019/1142 K.
Boşanma Davasında Tazminat Ödenmezse Ne Olur?
Boşanma davasında tazminat ödenmezse İcra Daireleri vasıtasıyla tahsilat yapılır. Çünkü boşanma davası maddi manevi tazminat kesinleşme ile birlikte icra edilebilir borçlardandır. Bu arada çekişmeli boşanmada hükmolunan paraya kesinleşme tarihinden itibaren faiz işlenir. Fakat ayrı dava varsa boşanma tazminat faiz başlangıcı dava tarihinden itibarendir. Dolayısıyla boşanmada tazminat kararının kesinleşmesi icra edilebileceğini, yani ödenmesi gerektiğini gösterir. Sonuç olarak boşanma tazminatı ödenmezse icra ve haciz yolu ile zorla tahsil edilir. Yani boşanma davasında kazanılan tazminat nasıl alınır şeklinde bakıldığında icra ve haciz mümkündür.
Maddi Manevi Tazminat Davası Harç Miktarları ve Vekalet Ücreti
Boşanma davası ücreti 2024 yılına ait ücret tarifelerinde belirlenmiştir. Boşanma davası ile birlikte ileri sürülen maddi manevi tazminat davası için, boşanmanın fer’i olduklarından ayrıca harç ve vekalet ücreti ödenmez. Her yıl değişkenlik göstermekle birlikte 2024 yılı harçlarına göre boşanma davasının mahkemeye dosyalanması için harç, avans ve masraflar için yaklaşık 2.132,00 TL ödenmesi gerekmektedir.
Ama sadece maddi manevi tazminat davası açılması halinde, harç miktarı nispi esasa göre hesaplanır. Nispi harç vekalet ücreti Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3. kısmındaki oranlara göre belirlenir. Keza bu harçlar her davanın değerine göre değişkenlik gösterir. Nispi hesap söz konusu olduğunda dava değerinin %11,38’inin ¼’ü davanın açılmasıyla yatırılır, geriye kalan ¾ karar ile birlikte tamamlanır.
Boşanmada maddi manevi tazminat davası avukatlık ücreti Türkiye Barolar Birliği ve yerel baroların düzenlemesi ile belirlenir. Zira boşanma avukatları en az Türkiye Barolar Birliği’nin yayınladığı 2024 Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre avukatlık ücreti almak zorundadır. Çünkü bu ücret tarifesinin altına düşülmesi yasaktır. Bundan başka davanın görüleceği şehre göre yerel baroların yayınladığı ayrı ücret tarifeleri vardır. Genellikle boşanma avukatları hem TBB’nin hem de yerel baroların ücret tarifesine bakarak ücret belirler. Türkiye Barolar Birliği’nin Asgari Ücret Tarifesi’ne göre 2024 yılında boşanma davasının asgari avukatlık ücreti 17.900 TL tutarındadır. İstanbul Barosu’nun 2024 Ücret Tarifesi’ne göre anlaşmalı boşanma davaları 52.500 TL, çekişmeli boşanma davaları 78.000 TL üzerinden ücretlendirilebilir. Eğer boşanma davasında maddi ve manevi tazminat talepleri varsa dava değerinin en az %15’i oranında avukatlık ücreti ödenmesi tavsiye edilir.
Boşanmada Maddi Manevi Tazminat Yargıtay Kararları
Boşanmada tazminat örnekleri Yargıtay kararları ile sabittir. Tazminat davasında ne kadar para alınır her dosyada değişen bir durumdur.
Çalışmayan kadın tazminat ödeyebilir
Çalışmayan Kadın Boşandığı Kocasına Maddi Tazminat Ödeyebilir: Yargıtay 2. HD 23.02.2021 tarih, 2021/1110 E., 2021/2529 K. sayılı ilamı ile; “…kadın tarafından evlilik birliği içerisinde yemek, ütü, temizlik, çamaşır, bulaşık gibi ev işlerinin yapılması, çocukların bakım ve sorumluluğunun üstlenilmesi gibi durumların da evlilikteki mevcut ve beklenen menfaatler kapsamında sayılması gerektiği, kadının düzenli bir işi ve gelirinin bulunmayışının, davacı erkek yararına TMK’nun 174/1. maddesi kapsamında maddi tazminatın tayininde değil ancak ve ancak maddi tazminatın belirlenmesinde dikkate alınabilecek olduğu, hal böyle olunca boşanmaya sebebiyet veren olaylarda maddi tazminat isteyen davacı erkeğin, davalı kadından daha fazla veya eşit kusurlu olmadığı, boşanma sonucu erkeğin en azından anılan yönlerden davalı kadının maddi desteğini yitireceği anlaşılmalıdır.” şeklinde, kadının çalışmamasına rağmen boşandığı kocasına tazminat ödemesine karar vermiştir.
İntihara teşebbüs boşanmada kusurdur fakat birlik görevleri ve sadakatsizlik daha ağırdır
Davacı kadının intihara teşebbüs ettiği, davalı kocanın ise birlik görevlerini yerine getirmediği ve sadakatsiz davrandığı anlaşılmaktadır. Boşanmaya neden olan olaylarda koca daha ağır kusurludur. Kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi doğru olmamıştır. Yargıtay 2. HD. 17.06.2013, 2013/4993 E., 2013/16959 K.
Maddi çıkar amacıyla evlenen kadına karşı manevi tazminat
Taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davalarının yapılan yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesince boşanmaya sebep olan olaylarda; maddi çıkar amacıyla evlenen, evlilik birliğini devam ettirme amacı bulunmayan, eşi ile birlikte olmaktan kaçınan, evlilik birliğinin gereklerini yerine getirmeyen ve evden ayrıldıktan sonra tanıklara ve erkeğin oğluna, eşi için sapkın isteklerinin olduğunu söyleyen davalı-davacı kadının, eşine küfür eden ve eşini evden kovan davacı-davalı erkeğe nazaran daha ağır kusurlu olduğu kabul edilerek her iki boşanma davasının da kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadının yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddine, erkek yararına 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş…
Boşanmaya sebep olan olaylarda yukarıda (1.) bentte açıklandığı üzere davalı-davacı kadın ağır kusurludur. Gerçekleşen kadının kusurlu davranışları aynı zamanda erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil eder niteliktedir. Somut olayda davacı -davalı erkek yararına TMK’nun 174/2 maddesi koşulları oluşmuştur. O halde davacı-davalı erkek lehine tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusurun ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 51) dikkate alınarak uygun miktarda manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak erkeğin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. Yukarıda (1.) bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı-davacı kadın ağır kusurludur. Ağır kusurlu eş yararına yoksulluk nafakasına (TMK m. 175) hükmedilemez. O halde davalı-davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. Yargıtay 2. HD. 30.06.2021, 2021/4211 E., 2021/5410 K.
Boşanmada tazminat miktarı emsal Yargıtay kararları
Mahkemece davacı-karşı davalı erkeğin boşanma davasının reddine, davalı karşı davacı kadının karşı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın yararına 4.000 TL maddi, 4.000 TL manevi tazminata hükmedilmiş, kararın taraflarca temyiz edilmesi üzerine karar, Dairemizce kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminatın az olduğu belirtilerek bozulmuş, yerel mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davalı karşı davacı kadın yararına 25.000 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminata hükmedilmiş, bu sefer davacı karşı davalı erkeğin temyizi üzerine karar Dairemizce “Davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi tazminatın çok olduğu” gerekçesi ile bozulmuş, davalı karşı davacı kadın tarafından bu ilama karşı süresinde karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Dosyanın yeniden yapılan incelemesinde; tarafların belirlenen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur durumlarına, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran davalı karşı davacı kadın yararına mahkemece hükmolunan maddi tazminat uygun olduğu halde kararın “Kadın yararına maddi tazminatın çok olduğundan” bahisle bozulması hatalı olmuştur. Davalı karşı davacı kadının karar düzeltme talebi haklı ve yerinde olup, kabulü ile kısmen onama kısmen bozmaya dair Dairemiz ilamının 2. bendinin kaldırılmasına, yerel mahkeme kararının kadın yararına hükmolunan maddi tazminata yönelik bölümünün de onanmasına karar verilmesi gerekmiştir. Yargıtay 2. HD. 28.06.2021, 2021/4343 E., 2021/5322 K.
Eşit kusur halinde tazminata hükmedilmez
Davalı kadının temyizi üzerine yapılan incelemede; davalı kadının, eşinin annesine “gerizekalı” diye hakaret ettiğine yönelik tanık beyanının zamanı belli olmayan soyut beyan niteliğinde olduğu, çok sayıda erkekle telefonda yazışması ve özel görüntülerini göndermesi vakıasının ise güven sarsıcı davranış niteliğinde olduğu, davacı erkeğin mahkemece belirlenen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında, bağımsız konut temin etmediği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü gerekir. O halde davalı kadının ağır kusurlu olduğu kabul edilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda taraflar eşit kusurludur. Boşanmaya sebep olan olaylarda eşit kusurlu eş yararına maddi ve manevi tazminata karar verilemez. Davacı erkek yararına Türk Medeni Kanunu’nun 174/1-2 maddesi koşulları oluşmamıştır. O halde davacı erkeğin maddi ve manevi tazminat isteğinin reddine karar vermek gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (TMK m.175) Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı kadının daha ağır kusurlu olmadığı, her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davalı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Yargıtay 2. HD 21.06.2021, 2021/3848 E., 2021/5053 K.
Tarafların eşit kusurlu olduklarının kabulü gerekir… Eşit kusur halinde tazminatlara hükmedilemez. Yargıtay 2. HD 11.06.2013, 2012/14737 E., 2013/16187 K.
Boşanmada tazminatın faizi kesinleşme tarihinden itibaren işler
Boşanmanın fer’i niteliğinde bulunan maddi ve manevi tazminat, boşanma hükmünün kesinleşmesiyle muaccel hale geleceğine göre, faize bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekir. Yargıtay 2. HD 17.06.2013, 2013/5177 E., 2013/16828 K.
Düğün takıları talebi boşanmada tazminat talebi değildir
Düğünde takılan takılar nedeniyle tazminat istenmesi boşanmanın eki niteliğindeki maddi tazminat niteliğinde değildir. Nispi harç tamamlattırılarak değerlendirilmesi gerekir. Yargıtay 2. HD. 12.06.2013, 2013/3880 E., 2013/16273 K.
Manevi tazminat karar örnekleri
Kişilik haklarının korunmasına ilişkin temel düzenleme TMK’nın 23, 24 ve 25. maddelerinde yer almakta; Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi ile bu düzenlemeler tamamlanmaktadır. Ancak bu genel korumanın dışında bazı kişisel değerleri koruyan özel hükümler de bulunmakta olup, TMK’nın 174. maddesi bu hükümlerden biridir. Kişilik hakları, bir bütün olarak kişinin maddi ve manevi varlığıyla ilişkili ve bu varlığın geliştirilmesini hedefleyen haklar ve özgürlükler olarak tanımlanır. Bu haklar; kişiliğe bağlı, dokunulamaz, devredilemez ve vazgeçilemez haklardır. Kişilik haklarının mutlak bir hak oluşu, hak sahibine, bu hakka ve hakkın içerdiği değerlere herkesin saygı göstermesini isteme, kişisel değerlerin korunmasını herkesten isteme, yasaların, kamu düzeninin ve genel ahlak ile adabın çizdiği sınırlar içerisinde dilediği gibi kullanma hakkı verir. Kişilik hakkı kavramı; kişiyi var eden, kişiliğini serbestçe geliştirmesini sağlayan, diğer kişilerden farklılığını temin eden bütün değerler üzerindeki haktır. Yaşam, vücut bütünlüğü, özgürlükler, şeref ve haysiyet, özel yaşam, isim, resim gibi kişisel varlıklar üzerindeki haklar kişilik hakkını ifade eder. Bu varlıklara yönelen saldırılar ise kişilik hakkının ihlali sonucunu doğururlar. (YGK 2017/2717 E., 2021/761 K.)